eğitim öğretim ile ilgili belgeler > konu anlatımlı dersler > Edebiyat dersi ile ilgili konu anlatımlar

                                                                           EDEBÎ AKIMLAR NELERDİR? EDEBÎ AKIM ÖZELLİKLERİ NELERDİR? EDEBÎ AKIM TEMSİLCİLERİ KİMDİR?


Edebî Akımlar Nelerdir? Edebî Akım Özellikleri Nelerdir? Edebî Akım Temsilcileri Kimdir?

"Edebî akım" terimi, zaman içinde farklı isimlerle anılmıştır: "meslek-i edebî", "edebiyatın okulu", "edebi mektep", "edebiyat çığırı", "edebi cereyan" gibi. Ancak edebiyat araştırmacıları için tam bir tanım ortaya koymak zor olmuştur. İnsanlık tarihindeki siyasal, toplumsal, kültürel ve ekonomik değişimler, birçok düşünce ve sanat insanının bir araya gelmesini sağladı. Bu sanatçılar, ortak bir anlayış etrafında toplumun değişen fikirlerini ve görüşlerini şekillendirerek ifade ettiler.

Batı düşüncesinin, edebiyatının ve sanatının temelini Yunan ve Latin edebiyatı, hümanizm ve rönesans oluşturur. Sanat akımlarının oluşmasında, felsefî düşüncelere dayanan sanat görüşlerinin resim, müzik, mimari ve edebiyat gibi alanlarda ilkelerinin belirlenmesi büyük rol oynar. Her bir edebî akım; doğuş, büyüme, gelişme ve sonlanma evrelerinden geçer. Bir edebî akım zaman içinde ihtiyaçlara cevap veremez hâle geldiğinde işlevini yitirir ve yeni bir akım doğar.

Her edebî eser belirli bir sanat anlayışı etrafında şekillenir ve bu eserlerin toplamı da edebiyat ve sanat akımlarını oluşturur. Başlıca edebî akımlar arasında klasisizm, realizm, romantizm, naturalizm, parnasizm ve sembolizm bulunur. Bu akımlar, Batı etkisinde gelişen Türk edebiyatını da etkilemiştir. Türk edebiyatında 16 farklı edebî akım bulunmaktadır ve her biri, kendi döneminde önemli bir rol oynamıştır.

Klasisizm

Klasisizm, 17. yüzyılda Fransa'da monarşinin güçlenmesiyle doğan bir edebî akımdır.

·        Bu akım; akıl, sağduyu ve ahlâkî ilkeleri ön plana çıkarırken konularını tarihten ve mitolojiden almaktadır.

·        Kahramanları seçkin insanlardan oluşurken sıradan insanlara eserlerde yer verilmez.

·        Sanatçı kimliğini saklı tutar, kaba ve çirkin sözlerden kaçınılır ve dil/anlatımda açıklık, duruluk ve yalınlık önemsenir.

·        Klasisizm’de “Sanat için sanat” anlayışı benimsenirken önemli olan konunun işleniş biçimidir.

·        İnsanların iç dünyasına saygı göstermek esas alınır ve tiyatrolarda üç birlik kuralına uyulur.

·        Bu akımın dünya edebiyatındaki önemli temsilcileri arasında Moliere, Corneille, Racine, La Fontaine, La Bruyere, Daniel Defoe, Boileau, Malherbe, Madam De La Fayette, Fanelon ve Bousset yer alır.Türk edebiyatındaki temsilcileri arasında ise Şinasi ve Ahmet Vefik Paşa öne çıkar. Şinasi'nin La Fontaine'den, Ahmet Vefik Paşa'nın ise Moliere'den yaptığı çeviriler, Türk edebiyatında klasisizmin temelini oluşturmuştur.

Romantizm

·        Romantizm akımı, 1830 yılında klasisizme karşı bir tepki olarak doğmuştur.

·        Klasisizmdeki katı kurallar ve formların terkedilmesiyle ortaya çıkan bu akım, sanatta yeni bir perspektif ve özgürlük getirmiştir.

·        Konuları Hristiyanlık tarihi ve günlük yaşamdaki olaylar olan romantizm, duyguları ve hayalleri ön plana çıkarmıştır; akıl ve sağduyunun yerini duygusallık almıştır.

·        Klasisizmde sanatçılar genellikle kişiliklerini gizlerken romantizmde sanatçılar kişiliklerini özgürce ortaya koymuşlardır.

·        Sanatın toplum için bir araç olduğu düşüncesi de bu dönemde benimsenmiştir.

·        Doğa ve çevre gözlemleri ile betimlemeler, romantik sanatta önemli bir yer tutmuştur.

·        Karşıtlıklardan yararlanarak eserlerinde derinlik oluşturan romantik sanatçılar, üç birlik kuralını da terk etmişlerdir.

·        Dünya edebiyatındaki romantizm temsilcileri arasında Voltaire, Shakespeare, Lord Byron, Goethe, Schiller, Jean Jacques Rousseau, Chateaubriand, Mademe de Stael, Lamartine, Victor Hugo, Aleksandre Dumas Pere ve Alfred de Musset gibi büyük isimler yer almaktadır.

·        Türk edebiyatında ise romantizmin etkisiyle yetişen isimler arasında Namık Kemal, Ahmet Mithat Efendi, Abdul Hak Hamit Tarhan ve Recaizade Mahmut Ekrem önemli bir yer tutmaktadır.

Realizm

·        Realizm, Fransa'da 19. yüzyılda romantizme bir tepki olarak doğmuştur.

·        Bu akım, sanatı gerçekçi ve toplumsal gerçeklere dayalı bir şekilde ele almıştır.

·        Realizm, sanatçıların hayal gücünden ziyade gerçeklikle bağlantılı konuları ele alınmasını sağlamıştır.

·        Realizmde, eserlerdeki olaylar ve karakterler genellikle gerçek yaşam olaylarından veya gerçek kişilerden esinlenir.

·        Sanatçılar, eserlerinde kendi kişiliklerini gizleyerek nesnel bir bakış açısı sergilerler.

·        Betimlemeler genellikle kahramanın gözünden yapılır, bu da okuyucuya doğrudan karakterin tecrübelerini yaşama hissi verir.

·        Bu akımın en önemli özelliklerinden biri de "sanat için sanat" anlayışına karşı çıkmasıdır.

·        Yani realizmde eserlerde herhangi bir mesaj verme kaygısı taşınmaz; amaç, gerçekliği en doğru şekilde yansıtmaktır.

·        Dünya edebiyatında realizmin önemli temsilcileri arasında Gustave Flaubert, Stendhal, Honore de Balzac, Daniel Defoe, Charles Dickens, Hemingway, Turgenyev, Çehov, Gorki, Gogol, Tolstoy ve Dostoyevski gibi isimler yer alır.

·        Türk edebiyatında da bu akımın önde gelen isimleri şunlardır: Recaizade Mahmut Ekrem, Sami Paşazade Sezai, Mehmet Akif Ersoy, Halit Ziya Uşaklıgil, Mehmet Rauf, Ömer Seyfettin, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Refik Halit Karay ve Halide Edip Adıvar.

Natüralizm

·        Natüralizm, 19. yüzyılda Fransa'da doğmuş bir edebiyat akımıdır ve determinizm anlayışını romana taşımıştır.

·        Bu akım, dünyadaki olayların nedensellik içinde belirlendiğini savunur ve gerçeklerin aşırılık olmadan aktarılması gerektiğini düşünen realistlerden ayrılır.

·        Realizmin bir ileri aşaması olarak kabul edilen natüralizm, gerçekleri aktarmada aşırılığı benimseyerek doğayı anlatırken deneysel yöntemlere başvurur.

·        Bu akıma göre aynı nedenler her zaman aynı sonuçları doğurur ve bu nedenle toplumu ve insanları objektif bir gözle inceler.

·        Natüralist yazarlar, eserlerinde genellikle kişiliklerini gizler ve toplumun dışladığı insanlara yer verirler.

·        Ayrıca sokak dilini edebiyata sokmuş ve kahramanlar çevrelerinin diliyle konuşturulmuştur.

·        Dünya edebiyatında önemli bir yeri olan natüralizm akımının önde gelen yazarları arasında Emile Zola, Alphose Daudet ve Guy de Maupassant bulunmaktadır.

·        Türk edebiyatında ise Beşir Fuat, Nâbizâde Nâzım ve Hüseyin Rahmi Gürpınar gibi önemli natüralist yazarlar yer almaktadır.

Sembolizm

·        Sembolizm, 19. yüzyılda Fransa'da Parnasizme karşı tepki olarak doğmuş bir şiir akımıdır.

·        Sembolistler, sanatın kendi başına bir amaç olduğu düşüncesini benimsemişlerdir.

·        Şiirlerinde, halkın kolayca anlayabileceği sade bir dil yerine daha ağır bir dil kullanmayı tercih etmişlerdir.

·        Sembolist şairler, şiirlerinde müzikaliteye büyük önem vermişler ve anlamın netliği yerine belirsizliği tercih etmişlerdir.

·        Dış dünyanın insan üzerindeki etkilerini semboller aracılığıyla ifade etmişlerdir. Onlar için şiirin anlaşılmasından ziyade hissedilmesi önemlidir.

·        Doğa betimlemeleri, sembolistler için özneldir ve kişisel yargılara dayanır.

·        Sembolizm şiirlerinde, lirizm ve hayal gücü yoğundur ve duygular ön plandadır.

·        Fransız şairler Baudelaire, Mallerme, Valery ve Amerikalı Edgar Allan Poe, sembolizmin dünya edebiyatındaki önemli temsilcilerindendir.

·        Türk edebiyatında da sembolizmin etkilerini görebiliriz. Cenap Şehabettin, Ahmet Haşim, Cahit Sıtkı Tarancı, Ahmet Hamdi Tanpınar ve Ahmet Muhip Dıranas gibi şairler, bu akımın Türkiye'deki temsilcileridir ve eserlerinde sembolizmin izlerini taşırlar.

Sürrealizm

·        Sürrealizm; gerçeklik, doğalcılık ve parnasizm akımlarına karşı çıkarak 1924 yılında Fransa'da doğmuştur.

·        Bu akımın temel ilham kaynağı, Sigmund Freud'un psikanaliz teorisiyle edebiyata yansıyan yönleridir.

·        Sürrealizmin öncüsü André Breton, akımı şöyle tanımlar: "Gerçeküstücülük; düşüncenin gerçek işleyişini, akıl denetimi olmaksızın ortaya çıkaran bir yazma yöntemidir."

·        Sürrealistler, akıl ve sağduyuyu ikincil kılarak insanı yönlendiren içgüdülerin ve bilinçaltının önemini vurgularlar.

·        Bu yaklaşım, estetik ve ahlâkî kaygılardan bağımsız bir düşünce yazımını destekler.

·        Dünya edebiyatında sürrealizmin önemli temsilcileri arasında André Breton, Louis Aragon, Paul Eluard, Philippe Soupault ve Rene Char bulunmaktadır.

·        Türk edebiyatında ise Orhan Veli, Cemal Süreyya, İlhan Berk (İkinci Yeniler) ve Oktay Rifat gibi isimler, sürrealizmin izlerini taşıyan önemli şairler arasında yer alır.

Empresyonizm

·        Empresyonizm, Fransa'da 19. yüzyılın sonlarında doğmuş bir sanat akımıdır.

·        Bu akım özellikle edebiyat, resim ve müzik alanlarında etkili olmuştur.

·        Empresyonist sanatçılar, nesnel gerçeklikten ziyade yazarın duygu ve izlenimlerini aktarmayı hedeflemişlerdir.

·        Bu duygusal ve izlenimsel yaklaşım, her sanatçının özgün bakış açısını yansıttığı için eserler kişisel bir dokuya sahiptir.

·        Empresyonistler, eserlerinde içsel dünyalarını ifade etmeye odaklandıkları için dış dünyaya fazla dikkat etmezler.

·        Onlar için sanat, kendi içinde anlam taşır ve bu da "Sanat, sanat içindir" düşüncesini benimsemelerine neden olur.

·        Bu akımın dünya edebiyatındaki temsilcileri arasında Rainer Maria Rilke, Paul Verlaine ve Arthur Rimbaud gibi önemli isimler bulunmaktadır.

·        Türk edebiyatında ise Ahmet Haşim, Cenap Şehabettin ve Ahmet Muhip Dıranas, empresyonizm akımını temsil etmektedirler.

Ekspresyonizm

·        Ekspresyonizm, empresyonizmin ardından ortaya çıkan bir sanat akımıdır, özellikle 1. Dünya Savaşı sonrasında Alman sinemasında belirgin bir etkiye sahip olmuştur.

·        Bu akım; insanın iç dünyasına odaklanarak onun duygularını, düşüncelerini ve ruhsal durumunu yansıtmayı amaçlar.

·        Ekspresyonist sanatçılar, dış dünyaya ve evrene genellikle ilgisiz kalır ve gerçeklikleri bireysel bakış açılarıyla yorumlarlar.

·        Sanatçılar, iç gözleme büyük önem verirler ve eserlerinde kişisel deneyimleri ve duyguları açığa çıkarırlar.

·        Bu akımda, insanın en derin ve gizli yönlerini ifade etme anlayışı benimsenir.

·        Fantastik ve korkunç temalar, ekspresyonist eserlerin sıkça kullanılan öğelerindendir. Bunun temel nedeni, insanların içsel dünyalarındaki çatışmaları ve ruhsal durumları üzerinde yoğunlaşmalarıdır.

·        Ekspresyonizmin dünya edebiyatındaki önde gelen temsilcileri arasında Franz Kafka, Thomas Stearns Eliot ve James Joyce bulunmaktadır. Bu yazarlar, eserlerinde insan psikolojisini derinlemesine ele alarak ekspresyonizmin temel ilkelerini edebiyata taşımışlardır. Bu akımın önemli bir özelliği de sanatçının kişisel tecrübelerini ve ruhsal deneyimlerini eserlerinde açığa çıkarmasıdır.

Kübizm

·        Kübizm, 20. yüzyılın başlarında ortaya çıkan ve özellikle resim sanatında etkili olan bir akımdır.

·        Bu akım, empresyonizme bir tepki olarak doğmuş ve sanatçıların dış dünyayı farklı bir bakış açısıyla ele almalarını sağlamıştır.

·        Ancak kübizm sadece resim alanında değil, yazı alanında da önemli etkiler yaratmıştır.

·        Özellikle şairler, Picasso'nun eserlerinden etkilenerek yeni bir anlayış geliştirmişlerdir.

·        Kübizm'e göre şairlerin görevi, dış dünyayı titizlikle gözlemleyerek olan bitenleri doğru bir şekilde betimlemektir.

·        Bu akıma göre yaşanan her küçük olayın ve anlamanın farkına varmak önemlidir. Şairler, duyguları ve olayları birleştirerek eserlerinde canlı bir anlatım ortaya koymuşlardır. Bu şekilde bir varlığın dış görünümüyle birlikte iç dünyasını da ifade etmek amaçlanmıştır.

·        Kübist şairler, söylenmemiş ve görülmemiş olanı ifade etmeye çalışmışlardır.

·        Onlar için gerçeklik, akıl yoluyla değil; hayal gücüyle ortaya çıkar.

·        Bu akımın önde gelen temsilcileri arasında Apollinaire, Max Jacob, Jean Cocteau ve Blaise Cendrars gibi isimler bulunmaktadır.

Fütürizm

·        Fütürizm, 20. yüzyılda doğmuş bir edebî akımdır ve İtalyan şair Filippo Tommaso Marinetti tarafından öncülük edilmiştir.

·        Bu akım; sanatı ve edebiyatı, o dönemde hızla gelişen teknoloji ve endüstrinin etkisi altında yeniden tanımlamayı hedeflemiştir.

·        Fütüristler, geçmişin klasik anlatım biçimlerini terk ederek modern zamanların getirdiği yeni teknikleri ve anlatım şekillerini benimsemişlerdir.

·        Fütüristler, geleceği makineleştiren şeyin sanat olduğuna inanmışlardır.

·        Onlara göre sanatın temel amacı, teknolojinin ve endüstrinin getirdiği hız, enerji ve dinamizmi yansıtmaktı. Bu doğrultuda edebiyatta da yeni teknikler ve temalar üzerinde yoğunlaşmışlardır.

·        Marinetti'nin Manifesto of Futurism adlı bildirisi, bu akımın temel prensiplerini açıkça ortaya koymuştur.

·        Manifesto, geleneksel sanat ve edebiyat anlayışını reddederken teknolojinin ve modern yaşamın getirdiği heyecanı, hareketi ve değişimi vurgulamıştır.

·        Dünya edebiyatında, fütürizmin en önemli temsilcileri Marinetti ve Rus şair Vladimir Mayakovski olarak kabul edilir.

·        Türk edebiyatında ise fütürist akımın önde gelen ismi Nazım Hikmet'tir. Nazım Hikmet, fütürizmin getirdiği yeni anlatım tekniklerini Türk edebiyatına başarıyla uygulamış ve modernizmin izlerini eserlerinde taşımıştır.

·        Fütüristlerin en belirgin özelliklerinden biri de sanatlarını politik ve toplumsal mesajlarla birleştirmeleridir.

·        Bu nedenle fütürist edebiyat sadece teknolojinin ve hızın yüceltilmesiyle değil aynı zamanda toplumsal değişim ve dönüşümün savunulmasıyla da öne çıkmıştır.

Dadaizm

·        Dadaizm, 20. yüzyılın başlarında özellikle Tristan Tzara'nın liderliğindeki bir grup sanatçı ve şairin etrafında şekillenen radikal bir akımdır.

·        Bu akım; adını Fransızca "çocukların binerek oynadığı ağaç parçası, tahta at" anlamına gelen "dada" kelimesinden almıştır.

·        Dadaizm, Birinci Dünya Savaşı'nın yıkıcı etkileriyle hayal kırıklığına uğrayan sanatçılar ve aydınların tepkisi olarak ortaya çıkmıştır.

·        Bu akım, geleneksel dil ve estetik kurallarını reddederek tamamen "kuralsızlık" ilkesini benimsemiştir.

·        Dadaistler, düzensiz sözcükler ve imgeler kullanarak geleneksel sanat anlayışını alt üst etmişlerdir.

·        Akıl yerine kuşkucu bir tutumla her şeye şüpheyle yaklaşmışlar ve doğruluğa ya da varlığa dair inançları olmamıştır.

·        Tristan Tzara, André Breton, Louis Aragon gibi isimler, dadaizmin dünya edebiyatındaki önemli temsilcileridir.

Egzistansiyalizm

·        Egzistansiyalizm, kökenleri İlkçağ Yunan felsefesine kadar uzanan ve İkinci Dünya Savaşı'nın sonlarına doğru bağımsız bir felsefe olarak ortaya çıkan bir düşünce akımıdır.

·        Bu felsefî sistem, insanın varoluşunu ve özgürlüğünü merkeze alır ve temelde insanın kendi özünü seçme yeteneğine vurgu yapar.

·        Egzistansiyalizmin edebî ve felsefî anlamda en önemli temsilcilerinden biri Jean-Paul Sartre'dir.

·        Egzistansiyalizme göre insan, önce var olur ve ardından kendi varoluşunu belirler.

·        Nietzsche'nin "Her insan, tarihte eşi bir daha tekrarlanmayacak biricik harikadır." sözü de bu düşünceyi temellendirir.

·        İnsanın özünü kendisinin seçeceği fikri, egzistansiyalizmin temel taşlarından biridir.

·        Bu felsefî akım, insanın tamamen özgür olduğunu savunur.

·        Varoluşçuluk olarak da adlandırılan egzistansiyalizm, sanatçılar için varoluşun her şeyden önce geldiğini öne sürer.

·        Bu düşünce tarzının Dünya edebiyatındaki önemli temsilcileri arasında Jean-Paul Sartre, Albert Camus, Andre Gide, Samuel Beckett ve Franz Kafka bulunmaktadır.

Hümanizm

·        Hümanizm, İtalya'da 14. yüzyılda doğmuş ve insanı evrendeki en yüce varlık olarak gören bir düşünce akımıdır.

·        Bu akım, insanı yüceltmeyi ve geliştirmeyi hedefler.

·        Hümanistlere göre sanat ve edebiyatın odak noktası insan olmalıdır.

·        Rönesansla birlikte anılan hümanizm, 17. yüzyıla kadar etkili olmuştur.

·        Bu akım, otoriteye ve şüpheciliğe karşı çıkar ve kaderin olaylar üzerindeki etkisini reddeder.

·        Hümanizme göre insan, akıl yoluyla din tutsaklığından kurtulmuştur.

·        Hümanistler, ulusal değerlerden ve toplumdan uzaklaşarak evrensel değerlere odaklanmışlardır.

·        Sanatı, doğanın taklidi olarak görürler ve asıl amacı insanı mükemmel bir varlık hâline getirmektir.

·        Hümanizmdeki sanatçılar genellikle asker ve soylu kişilerdir.

·        Eserlerinde Antik Yunan düşünürlerinden etkilenmişlerdir.

·        Dünya edebiyatında hümanizmi temsil eden önemli isimler arasında Dante, Petrarca, Bocaccio, Rabelais, Tasso, François Bacon, William Shakespeare, Cervantes ve Montaigne bulunmaktadır.

·        Türk edebiyatında ise hümanizmi temsil eden isimler arasında Nurullah Ataç, Orhan Burian, Sabahattin Eyüboğlu ve Vedat Günyol önemli yer tutar.

Postmodernizm

·        Postmodernizm, modernizmin ardından gelişen bir akım olarak kültürel, sanatsal ve felsefî alanda önemli bir etki yaratmıştır.

·        Bu akım, modernizmin bazı temel prensiplerine karşı çıkarak yenilikçi ve sorgulayıcı bir yaklaşım sergiler.

·        Postmodernizmdeki temel özelliklerden biri, oyun ve mizahın ön planda olmasıdır.

·        Sanat eserleri, yazma ve okuma eylemleri oyunlaştırılarak izleyici veya okuyucunun katılımıyla şekillenir.

·        Kuralsızlık ve çoğulculuk, postmodernizmin belirgin özelliklerindendir.

·        Klasik kurallara bağlı kalmadan farklı anlatım teknikleri ve üsluplar kullanılır. Bu durum, eserlerin daha özgün ve deneysel olmasını sağlar.

·        Postmodernizmdeki sanatçılar, modern dünyanın karmaşıklıklarını ve çelişkilerini alaycı bir tavırla ele alırken aynı zamanda dil oyunları ve üstkurmaca teknikleriyle eserlerine farklılık katarlar.

·        Dünya edebiyatında, postmodernizmin etkili temsilcileri arasında Roland Barthes, Alain Robbe-Grillet, Franz Kafka ve Virginia Woolf gibi isimler bulunur.

·        Türk edebiyatında ise Orhan Pamuk, Bilge Karasu, Oğuz Atay ve Adalet Ağaoğlu gibi yazarlar, postmodernizmin önemli isimleri arasında yer alır.





EDEBİYAT DERSİ İLE İLGİLİ KONU ANLATIMLAR
SAYFASINA GERİ DÖNMEK İÇİN

>>>TIKLAYIN<<<


EDEBİYAT DERSİ İLE İLGİLİ TEST SORULARI, SORULAR
SAYFASINI GÖRMEK İSTERSENİZ

>>>TIKLAYIN<<<


EDEBİYAT DERSİ İLE İLGİLİ YAZILI SORULARI
SAYFASINI GÖRMEK İSTERSENİZ

>>>TIKLAYIN<<<

Yorumlar

....

9. **Yorum**
->Yorumu: şahane bir site burayı sevdimm 
->Yazan: Buse. Er 

8. **Yorum**
->Yorumu: SIZIN SAYENIZDE YÜKSEK BIR NOT ALDIM SIZE TESSEKÜR EDIYORUM...
->Yazan: sıla

7. **Yorum**
->Yorumu: valla bu site çok süper .Bu siteyi kuran herkimse Allah razi olsun tüm ödevlerimi bu siteden yapiyorum.saolun mugladan sevgiler...:).
->Yazan: kara48500..

6. **Yorum**
->Yorumu: çok güzel bir site. kurucularına çok teşekkür ederim başarılarınızın devamını dilerim.
->Yazan: Tuncay.

5. **Yorum**
->Yorumu: ilk defa böyle bi site buldum gerçekten çok beğendim yapanların eline sağlık. 
->Yazan: efe .

4. **Yorum**
->Yorumu: ya valla çok güzel bisi yapmışınız. Çok yararlı şeyler bunlar çok sagolun 
->Yazan: rabia..

3. **Yorum**
->Yorumu: Çok ii bilgiler var teşekkür ederim. Çok süper... Ya bu siteyi kurandan Allah razı olsun ..... süperrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr. Çok iyiydi. isime yaradı. Her kimse bu sayfayı kurduğu için teşekkür ederim 
->Yazan: pınar..

2. **Yorum**
->Yorumu: çok güzel site canım ben hep her konuda bu siteyi kullanıyorum özellikle kullanıcı olmak zorunlu değil ve indirmek gerekmiyor
->Yazan: ESRA..

1. **Yorum**
->Yorumu: Burada muhteşem bilgiler var hepsi birbirinden güzel size de tavsiye ederim. 
->Yazan: Hasan Öğüt.

>>>YORUM YAZ<<<

Adınız:
Yorumunuz: